Her insan bir işe başladığında mutlaka bir beklenti içerisindedir. Ve elbette ben de bir beklenti içerisindeyim…Lakin bu beklentim maddi ile sınırlandırılacak kadar kısıtlı değil. Her insan gibi elbette emeğimin karşılığını almak isterim. Ama bu işe gönül vermiş biri olarak şunu söylemeliyim ki; edindiğim tecrübelerle ve bu tecrübeleri aktarabileceğim eserlerin kaliteli olması adına büyük bir beklenti içerisinde olduğum bir gerçektir. Günümüz gerçeğine baktığımız zaman maalesef ki emek sadece maddi ile ölçülüyor ve bundan dolayıdır ki nitelikli eserleri pek göremiyoruz. Şu bir gerçektir ki günümüz insanları bir işe ne kadar çok maddi olanak sunarsa o kadar mükemmel olduğunu veya olacağını düşünüyor. Aslında bir bakımdan bu algıyı da kırmak isterim. Bugün okuduğumuz birçok eserde gerek İngilizce çeviriden Türkçeye gerekse diğer dillerden Türkçeye aktarıldığı zaman birçok yanlış görebiliyoruz. Ve ne yazık ki bu şekilde topluma iletilen bu eserler herhangi bir süzgeçten geçmeden olduğu gibi yani yanlışlarıyla birlikte topluma ışık tutmaya çalışıyor. Benim de ekipteki arkadaşlarım gibi nihai amacım bunların önüne geçmektir. Zira emeğimizin karşılığını almak istiyorsak maddi kazançtan çok olan bilgilerini ve  var olan tecrübelerini bu eserlere yansıtmalıyız. Ben inanıyorum ki bu düşünceyle yoluma devam edersem hem nitelikli eserleri topluma iletebileceğim hem de bununla birlikte eşdeğer olarak maddi kazançta istediğim doyuma ulaşacağım. Kısacası şunu söylemek istiyorum; kendi işimi vicdanı rahat bir şekilde ve içime sinen bir şekilde ortaya koyarsam otomatik olarak zaten bunun maddi karşılığınıda alacağım. Bundan dolayıdır ki bu işte ilk önceliğim maddi kazanç değil, daha çok topluma nitelikli eserler sunacak olmamdır.